Bu diziyle ilgili izlemeden önce de üç-beş satır yazmıştım. İzlemeye anca fırsat buldum; bitirdikten sonra da taze taze bir tur daha üstünden geçeyim dedim.
Aslen hikaye süper. Olayların geçtiği günün üç yıl öncesinde, güneş sistemine giriş yapan bir uzaylı geminin enkazı tespit edilir. Enkaz parçaları kuzey yarım küreye düşmeye başlar. Parçaların düştüğü yerlerde bildiğimiz bilime ve doğa gerçeklerine aykırı muhtelif olaylar yaşanmaktadır. CIA ve MI6 bu konuda birlikte çalışacakları ve uzaylı teknolojisini keşfedecekleri Orbital diye bir organizasyon kurarlar. Tabi bu arada Ruslar, Çinliler ve hatta bazı bağımsız güçler de benzer amaçlarla harekete geçmişlerdir. Hikayemiz Orbital’in kıdemli Amerikalı ajanı, savaş gazisi Bryan Beneventi ve İngiliz yardımcısı Finola Jones’un maceralarını anlatır.
Hikayeyi beğendim dedim ama, o hikayenin işlenmesi ise çok vasat; hatta yer yer kötü. Öncelikle dizinin bir konuya ısındıralım kısmı yok; şu yukarıda yazdıklarım en başta iki satır yazı ile geçiyor ve hop… dizinin ortasındasınız. Hadi, işe illa Amerikalılar karışsın diye tüm enkaz sadece kuzey yarımküreye düşüyor, onu yuttum. Ama birbiriyle bir yandan dost bir yandan da sır saklayan Amerikan-İngiliz ortaklığı, onlara düşman Rus ve Çinliler ve hatta bir Bond hikayesi kıvamında münferit girişimciler de işin içine karışınca, “biz bu hikayeden epey gördük” demeden geçemedim. İki ajan arasında muğlak bir Mulder-Scully ilişkisi, özellikle kadın oyuncuya biçilen “kezban”ımsı tavırlar ilk birkaç bölümde insanı soğutuyor. Yine yarı kafası gidik bir bilim adamı baba figürü koyalım da Fringe’deki Walter Bishop akla gelsin diyorlar. O da yetmeyip belirli bir noktada Walter Bishop’u oynayan John Noble‘ı da diziye katıyorlar. Artık hiç şaşırmadığımız dizideki hemen her karakterin birbirinden sakladığı özel ajandaları ve hikayeleri, ne olduğunu ya da neden olduğunu bakalım kaç bölüm içinde göreceğiz beklentisi yaratan gizem yemlemeleri, olaylar, olaylar derken “yav bütün bunları nasıl toparlayacaklar” diyorsunuz… Toparlayamıyorlar.
Aslında 6.-7. bölümden sonra konuya ısınıyorsunuz ve hatta paralel evren olayına dalınan çok keyifli bir 9. ve 10. bölüm de izlemekle beraber tonlarca konuyu havada bırakan bir 13. bölüm ile sezon finali geliyor. Ve ardından da NBC’nin diziye devam etmeme kararı. İyi bir hikayenin kötü bir senaryo, vasat oyunculuk ve daha önce başka dizi ve filmlerde tutmuş bir nevi derleme klişeler ile nasıl mundar edileceği konusunda güzel bir örnek Debris.
Ha, seyredilir mi? Neden olmasın?